Bir anlatım dili olarak video sanatı ve kadın sanatçılar üzerinden bir değerlendirme yapılmıştır. 1960’lar boyunca video sanatında geliştirilen sanatsal çalışmalar, video’nun nesnel gerçekliği sunmasına imkan sağlamıştır. Fırça ve boyasını araç olarak kullanıp duygularını ifade eden sanatçılarda olduğu gibi kadın sanatçılar da duygularındaki an’ı yaşayan ve bunu hissettiren sanatçılardır. Net ve konuya odaklıdır. Toplumsal olarak bir kadının göz önünde yapmaması gereken durumları çarpıcı bir şekilde göstermişlerdir. Bu yaptıklarıyla hem sanata hem de yaşama dair sorunlara değinmişlerdir. Kadın sanatçıların politik, sosyal, toplumsal açıdan eleştirdikleri konuların eserlerine etkisi üzerinden bir araştırma olmuştur. İnceleme süresince modern sanatta teknolojinin olanakları bağlamında ortaya çıkan video ve performans sanatları araştırılmıştır. Video sanatının doğuşunu etkileyen fluxus, happening gibi çağdaş sanat akımları üzerinden bir çerçeve çizilmiştir. Nam June Paik’in video enstalasyonları üzerinde durulmuştur. Video alanındaki öncü sanatçıların çalışmaları değerlendirilmiştir. Video sanatı nedir? Kadın sanatçılar neden kullanmak istemişlerdir? Video sanatının doğuşu üzerinde durulmuş ve dünyada video sanatından söz edilmiştir. Dünya çapında gelişen video sanatının Türk sanatı ve sanatçıları üzerindeki etkileri belirtilmiş, ardından dünya çapında ve Türkiye’de video sanatını yapan kadın sanatçıların çalışmaları ele alınmıştır. Türkiye’de video sanatı ve kadın sanatçılar araştırılmıştır. Çağdaş sanatın sanatçılar üzerindeki etkisi ve yorumları incelenmiştir. Kadın sanatçıların video çalışmaları incelenmiştir. Kadın sanatçıların çalışmalarındaki performans videosu, video enstelasyon, video performans, video filmleri gibi birçok alt başlıkları incelenmiştir. Toplumsal yaşamın hızla farklılaşması kadın kimliğine yüklenen anlamları sorgulanmıştır. İzlenen kadının sanatın farklı anlatım dillerinden birini kullanarak kendine video sanat içerisinde yer açması üzerinde durulmuştur. Feminist sanatın kadın sanatçıları harekete geçirmede nasıl bir etkisi olduğu incelenmiştir. Kadın sanatçıların beden temsillerin de hangi kavramlar üzerinden mesaj verildiği video çalışmalarından yola çıkılarak değerlendirilmiştir. Video sanatını kadın sanatçılar neden bir araç olarak kullanılmışlardır, video sanatının bir anlatım dili olarak geleneksel yapıdan uzaklaşarak yapmasının çalışmalarına etkisi üzerinde durulmuştur. Ayrıca sanatçılarla görüşme yapılmış ve çalışmaları üzerinden hazırlanan sorular sanatçılar tarafından açıklanmıştır. Araştırmanın örnekleri hazırlanırken dünyadan bu konuda kendinden önemle söz ettirmiş kadın sanatçılardan Marina Abromoviç, Orlan, Cındy Sherman, Carolee Schneemann, Yoko Ono, Mona Hatoum, Shirin Neshad, Rivane Neuenschwander gibi sanatçıların yanı sıra Türkiye’den Nil Yalter, Canan, Şükran Moral, İnci Eviner, Gülsün Karamustafa, Hale Tenger, Nezaket Ekici, Ayşe Erkmen, Füsun Onur gibi sanatçıların seçili eserlerinden araştırılarak hazırlanmıştır. Seçili eserlerin incelemesi yapılarak kadın sanatçıların ele aldıkları konuların dünya sanatçıları ile farklı ve benzer yönleri üzerine gidilmiştir. Türkiye’de Nil Yalter, Canan, Şükran Moral, İnci Eviner, Gülsün Karamustafa, Hale Tenger, Nezaket Ekici, gibi sanatçıların video çalışmaları incelenerek aralarından iletişime geçen sanatçılarla görüşme yapılmış ve yapılan görüşmelerden önemli bulgular elde edilmiştir. Canan’ın toplumda söylenmeyen konulara vurgu yaptığı irdelenmiş, Şükran Moral’in toplumumuzda kadına yasak olarak nitelendirilen konuları incelenmiştir. Nil Yalter’in geçmişten günümüze yapılan çalışmalarını derlediği ciddi toplumsal sorgulara gittiği video çalışmalar yaptığı incelenmiştir. Gülsün Karamustafa’nın yaptığı çalışmalarda zaman mekan şehir olgusunu dünyada yaşanılan her alana taşıdığını evrensel bir boyutta sorguları incele.nmiştir. İnci Evineri’in video filmlerindeki oryanlist üslubunun önemine sembolize duvar resmili video enstelasyon çalışması üzerinde durulmuştur Güncel hayatta kadının sanattaki yerine gönderme yaparken bunu fotoğrafın, video’nun, performansın anlatım dilini reel bir biçimde kullanmışlardır. Sadece kadın sanatçılar değil Türkiye’de video sanatında öncülük yapan Teoman Madra, Kutluğ Ataman, Muammer Bozkur, Ferhat Özgür, Haluk Akakçe gibi çağdaş sanatın öncü sanatçılarının da yer aldığı çalışmalarda incelenmiştir. Nitel araştırma yöntemine dayalı olan bu tez, tarama modeli olup, betimsel bir nitelik taşımaktadır.
Anahtar Kelimeler: Kadın, Video, Performans Sanatı, Çağdaş Sanat
|