BİLDİRİLER

BİLDİRİ DETAY

Sultan CİVCİ, Hasan Taner KERİMOĞLU
OSMANLI'NIN MEZOPOTAMYA TOPRAKLARI ÜZERİNE EMPERYALİST DEVLETLERİN PETROL POLİTİKALARI (1876-1908)
 
Dünyada her şey hammadde kaynaklarına bağlıdır. Savaşlar ve barış dönemleri, daha çok hammadde kaynaklarının bulunduğu bölgelerde, açıktan ya da gizli birtakım mücadeleler sonucunda yaşanmaktadır. Sanayileşmesini tamamlayan devletler, gücünü artırmak ve nüfuz alanını genişleterek dünyaya üstünlüğünü kabul ettirmek için, sanayileşememiş; fakat zengin hammaddelere sahip olan devletler üzerine politik ya da ekonomik güç kullanarak egemenlik alanını genişletmeye çalışmışlardır. 19. yüzyıldan itibaren gelişen rafineri teknolojisi ile içten yanmalı motorların keşfiyle, petrolün sanayiden ulaşıma her alanda kullanılmaya başlanması, sanayileşmiş ülkeler arasında petrol kaynakları üzerinde yoğun bir rekabeti açığa çıkarmıştır. Bu gelişme, birer petrol deposu konumunda bulunan Ortadoğu ve Kafkasları ve doğal olarak da bu toprakları hakimiyeti altında bulunduran Osmanlı İmparatorluğu'nu, emperyalist ülkelerin gözünde hedef ülke haline getirmiştir. Başta İngiltere, Fransa ve Almanya olmak üzere petrol endüstrisine sahip kapitalist devletler, gözlerini petrol bulunan Osmanlı topraklarına çevirmişlerdir. Özellikle Mezopotamya bölgesinde araştırmalar yapan emperyalist devletler, bölgede bulunan zengin petrol yataklarına dair haritalar hazırlamaya ve haritalar üzerinden ileriye yönelik politikalar tasarlamaya başlamışlardır. Bu politikaların gereği olan ve ayrıca da uluslararası iş ve iktisat faaliyetlerinin en temel ve basit şekli olan ticaret, güçlenebilmek için yabancı doğrudan yatırımları Osmanlı topraklarına getirmiştir. Osmanlı İmparatorluğu'nda doğrudan yabancı yatırımlara bakıldığında, demiryolları yapımı için gelen yabancı sermayenin büyük farkla en yüksek paya sahip olduğu görülmektedir. Bu nedenle 19. yüzyılın ikinci yarısından itibaren Osmanlı topraklarında inşa edilmeye başlanan demiryolları, Osmanlı ülkesine doğrudan nüfuz etmek ve petrol kaynaklarına ulaşıp sistemli bir şekilde sömürebilmek amacına yönelik olarak İngiltere, Fransa ve Almanya arasında kıyasıya bir rekabete yol açmıştır. Büyük Güçler, Osmanlı'nın petrol yataklarının bulunduğu Mezopotamya bölgesi üzerine şiddetli bir demiryolu imtiyaz mücadelesine girişirlerken, Osmanlı yönetimi ise, petrol bölgelerini koruma çabasındadır. Bu bildiride, bu devletlerin ve Osmanlı yönetiminin uyguladığı petrol politikaları anlatılmaya çalışılacaktır.

Anahtar Kelimeler: Osmanlı Devleti, Mezopotamya, Petrol, Büyük Devletler, Emperyalizm.



 


Keywords: