BİLDİRİLER

BİLDİRİ DETAY

Şafak BELDAN
HİTİT KRALLIĞINDA TÜCCARLARIN KONUMU
 
Uygarlık tarihinin meydana gelmesindeki ilk büyük atılımı ve bir uygarlığın oluşumunda yer alan ilk önemli aşamayı temsil eden üretimden, üretim fazlalığına geçilmesiyle ticaret başlamıştır. İnsan topluluklarının önce temel geçim kaynaklarını üretmeye başlaması ve elde edilen ürünün zaman içindeki artışına bağlı olarak kalan fazlalığın, ellerinde olmayan kaynaklar için komşularıyla takas yapmaları sonucunda ticaret oluşmuştur. Bu bakımdan ticaret, ilkel insanın uygarlık yolunda giden yaşamındaki ilk uğraş alanlarından biri ve tarih boyunca üretim ile üretim fazlalığına geçmiş bütün toplumlar tarafından da uygulanmış bir sistem olmuştur. Tüccarlar ise söz konusu bu sistemin icra edilmesinde yer alan ve temsil eden kesim olmuştur. Uygarlık tarihi boyunca pek çok toplum, kültürlerarası etkileşim aracı olmasının yanı sıra ekonomik açıdan devletlerinin gelişmesinde ve devamlılığının sağlanmasında ticarete büyük değer vermiş ve gerekirse mücadele etmek pahasına kontrol altına almaya çalışmıştır. Bu hususa paralel olarak ticaretin yürütülmesini sağlayan tüccarlara da özellikle yönetici kesim tarafından ayrıcalıklar tanınmıştır. Yapılan çalışmanın ana temasını temsil eden özne olarak Hititler, ticaretin ve tüccarlığın uygarlık tarihindeki yeri ve dönemlerinin standartlarına göre bunların nasıl dengeli biçimde kontrol edildiğine dair özel bir örnektirler. Anadolu’nun bereketli ancak bir o kadar da zorlu koşulları altında ortaya çıkan Hititler, özünde tüccar bir toplum olmamalarına karşın, 14. yüzyıldan itibaren hem Anadolu Coğrafyasının geniş kesimlerine hem de Yakın Doğu ticaretinin merkezi bölgesini oluşturan Kuzey Suriye’ye egemen olmalarının ardından kısa sürede Geç Tunç Çağının en güçlü ve zengin uygarlıklarından birine dönüşmüştür. Öte yandan uluslararası ticarette öne çıkmaları ve tüccarlarının komşu meslektaşlarına göre önde olmalarının arkasında yatan etkenler arasında yalnızca siyasi ve askeri başarılar yer almaz. Esas önemli etki, Hititlerin ticareti devlet tekelinde tutmalarına ve tüccar olmamalarına rağmen bunu yapabilen, kabiliyetli toplumlara karşı ilerici bir görüş çerçevesinde idare etmeleri olmuştur. Yapılan bu çalışmanın amacı, ticaret ve tüccarlık kavramları arasında Hititlerin, çağdaşlarının seviyesine nasıl hızlıca ulaştığı, bu hususta nasıl bir yönetim anlayışında bulundukları ve hem dönemlerine hem de günümüze göre nasıl bir yere sahip olduklarını disiplinler arası işbirliğine dayalı bir metotla açıklamaktır.

Anahtar Kelimeler: Hititler, Ticaret, Tüccar, Yakın Doğu, Ura



 


Keywords: