BİLDİRİLER

BİLDİRİ DETAY

Aslıhan KAYIK AYDINALP
696 SAYILI KANUN HÜKMÜNDE KARARNAME KAPSAMINDA ALT İŞVEREN İŞÇİLERİNİN KADROYA GEÇİRİLMESİ
 
696 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Bazı Düzenlemeler Yapılması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname ile pek çok alanda düzenlenme yapılmasına rağmen, kamuoyunda daha ziyade alt işveren işçilerinin kadroya geçirilmesine ilişkin Kanun Hükmünde Kararname olarak tanınmıştır. Zira Kanun Hükmünde Kararname ile 27.6.1989 tarih ve 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameye geçici 23 ve 24. maddeler eklenerek, belirtilen kamu kurum ve kuruluşlarında 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu ve diğer mevzuat hükümleri çerçevesinde personel çalıştırılmasına dayalı hizmet alım sözleşmeleri çerçevesinde alt işverenler tarafından çalıştırılanların sürekli işçi kadrolarına veya mahalli idare şirketlerinde işçi statüsüne geçirilmesine ilişkin hükümler öngörülmüştür. Çalışmamızda 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname hakkında ilk olarak genel bilgi verilip, akabinde iş hukuku açısından önem arz eden, işçilik alacakları konusu incelenecektir. 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 62. maddesinin e bendi değiştirilmiş olup, sayılan kamu kurum ve kuruluşlarında artık personel çalıştırılmasına dayalı hizmet alımı yapılmasının önüne geçilmiştir. Alt işverenler tarafından 4.12.2017 tarihi itibariyle 4734 sayılı Kanun ve diğer mevzuattaki hükümler uyarınca personel çalıştırılmasına dayalı hizmet alım sözleşmeleri kapsamında istihdam edilen işçilerin ise şartları taşımaları halinde sürekli işçi kadrosuna ya da işçi statüsüne geçirilecekleri öngörülmüştür. Zira bu işçilerin bir kısmı 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun istihdam şekillerine ilişkin 4. maddesinin d bendi uyarınca sürekli işçi kadrosuna geçirilirken, il özel idareleri ve belediyeler ile bağlı kuruluşlarında çalışan işçiler, çalıştıkları kurumun şirketlerinde işçi statüsüne geçirilmiştir. Dolayısıyla işçilerin istihdam edildiği kuruma göre geçici 23 ve 24. maddede yer alan iki temel düzenleme kabul edilmiştir. Bu iki düzenlemede de işçilerin bu hükümlerden faydalanabilmeleri için bazı şartlar öngörülmüştür. Bu şartlar; 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 48. maddesinin A bendinde memuriyete kabul için aranan şartların bir kısmı, herhangi bir sosyal güvenlik kurumundan yaşlılık ve malullük aylığı almaya hak kazanmamış olmak, bu çerçevede çalıştırılan işçilerin çalıştırılmalarına ilişkin açtıkları davalardan ya da icra takiplerinden feragat edeceklerine dair yazılı beyanda bulunmaları, alt işveren işçisi olarak çalıştığı kamu kurum ve kuruluşlardaki iş sözleşmelerinden dolayı geçici 23. madde ile tanınan haklar karşılığında herhangi bir hak ve alacak talebinde bulunmayacağını ve bu haklarından feragat ettiğine dair yazılı bir sulh sözleşmesi yapmayı kabul ettiğini yazılı olarak beyan etmesidir. Bu şartlardan açılan dava ve icra takiplerinden feragat edeceklerine ve herhangi bir hak ve alacak talebinde bulunmayacaklarına ve bu haklarından feragat ettiğine dair sulh sözleşmesi yapmayı kabul ettiklerine ilişkin olanlar çalışmamız açısından önem taşımaktadır. Zira 4857 sayılı İş Kanunu’nun 2. maddesinin 6. fıkrasında asıl işveren ve alt işveren için öngörülen müteselsil sorumluluk hükmü yer almaktadır. Kanun Hükmünde Kararnamede yer alan şart açısından bakıldığında, asıl işverenler için İş Kanunu tarafından öngörülen bu müteselsil sorumluluk hükmü devre dışı bırakılmak istenmiştir. Hiç şüphesiz ki buradaki feragat ve sulhe ilişkin hükümler idare açısından getirilmiş olup, alt işverenlerin sorumlulukları devam edecektir. Kısaca Geçici 23 ve 24. Maddelerin Uygulanmasına Dair Usul Ve Esasları Düzenleyen Tebliğ olarak isimlendireceğimiz tebliğde de feragatin, idareye karşı açılan ve açılacak olan dava ya da icra takiplerine ilişkin olduğu vurgulanmıştır. Dolayısıyla işçiler ödenmeyen ücret alacakları, fazla çalışma alacakları, hafta tatili ve genel tatil ücretleri gibi işçilik alacaklarını alt işverenden talep edebileceklerdir. Ancak daha önce idareye karşı açılan dava ve icra takipleri nedeniyle oluşan masraflar işçiler üzerinde bırakılmıştır. Çalışmamız açısından sürekli işçi kadrolarına ve işçi statüsüne geçirilenlerin ücreti ile diğer mali ve sosyal haklarının belirlenmesi de önem arz etmektedir. Kanun Hükmünde Kararname ile işçilerin istihdam süresine ilişkin de bir sınırlama getirilmiş bulunmaktadır. Buna göre bu işçilerin istihdam süreleri, yaşlılık veya malullük aylığı almaya hak kazandıkları tarihleri geçemeyecektir.

Anahtar Kelimeler: 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname, Alt İşveren, Sürekli İşçi, İşçilik Alacakları.



 


Keywords: